oyunlar

   
 
  abrenk köyü
ABRENK KÖYÜ TARİHİ VE RESİM VE VİDEOLARI ALINMADIR.




Tercan'ın güney köylerinden olan Üçpınar Alevi-Sünni halkının birlikte yaşadığı eski bir Ermeni köyüdür. Tercan'da Vank dağı eteklerinde kurulu olan Üçpınar Tercan'ın pek çok köyü gibi eski bir Ermeni köyü; Ermeni Tehciri'ne kadar bu köyde yerleşik 350 - 400 civarında Ermeni vatandaşın yaşadığı bilinmektedir. Yörenin kaderi olsa gerek Ermeniler gittikten sonra başka bir mazlum topluluk Dersim olaylarından kaçan Aleviler bu bölgeyi mesken tutmuşlardır.






BurasıAnadolu’nun en sağlam Ermeni manastırlarından biri, ancak pek bilinmiyor. Günümüze değin gelen bu hazineyi gidip, görmek de kolay değil. Surp Davit (Abrank) Ermeni Manastırı, Tercan’ın Üçpınar köyü yakınlarında, Vank Dağı’nda yer almakta. Surp Davit Manastırı’nın ana kilisesi ve diğer binaları yüksek duvarlarla çevrilmiş bir avlunun içinde bulunuyor. Manastırın üstündeki tepede etrafı duvarlarla çevrili bir şapel ve onun biraz uzağında da ikisi ayakta duran biri de yere devrilmiş, üç haçkar var. Kilisesi, şapeli ve haçkarlarıyla ayakta duran manastır kaderine terk edilmiş durumda, yok olup gitmemesi için bir an önce korumaya alınması gerekiyor. Uzaktan kaleyi andıran manastırın duvarlarının önündeki düzlükte de bir pınar akıyor. Manastırın duvarlarının dışında kemerli bir yapı var. Bu yapı büyük olasılıkla bir çeşmeydi. Az önce sözünü ettiğim pınar belki de eskiden buradan akıyordu. ESKİ PAGAN TAPINAKLARI 19. yy’da Tercan yöresinin piskoposluk merkezi olduğu bilinen Surp Davit Manastırı’nın bu dönemde onarıldığı ya da yeniden inşa edildiği kilisenin duvarlarına kazınmış Ermenice yazıtlardan anlaşılıyor. Ancak geçmişinin en azından 12. yy’a uzandığı sanılıyor; zira manastırın üzerindeki tepede bulunan haçkarlar 12.yy’a tarihleniyor. Surp Davit Manastırı Abrank olarak da biliniyor. Ab(a)rank Ermenice’de mal, mülk anlamına geliyor, Ermenice ve Kürtçe’de saray ve mâlikane anlamında da kullanılıyor. Abra Luwi dilinde bol ve gür su anlamına geliyor. Yani manastır bu adı önündeki pınar nedeniyle de almış ve burası çok eski dönemlerden beri Abrank olarak adlandırılmış olabilir diye düşünüyorum. Kimbilir belki de burada daha önceleri bir pagan tapınağı vardı ve bu manastır da onun yerinde kurulmuştu. Bunu bilemiyoruz ama Erzincan civarındaki manastırların çoğunun eski pagan tapınağı olduğunu; Ermenilerin Hıristiyanlığa geçmesinde başrolü oynayan Krikor Lusavoriç’in bu pagan tapınaklarını manastıra çevirdiği biliyoruz. DAHA BÜYÜĞÜ YOK Surp Hovhannes Kilisesi’nin giriş kapısının sağında, duvara kazınmış 1854 tarihi görülüyor. Bu kilisenin inşa tarihi olmalı. Kilise ve çevresindeki yapıların bu tarihte yeniden inşa edilmiş olması bana mantıklı geliyor; çünkü yöre tarih boyunca yıkıcı depremler görmüş. Kilisenin etrafındaki yıkıntıların yemekhane, yatakhane gibi manastır birimlerine ait olduğu sanılıyor, ancak çoğu temeline kadar yıkılmış ne olduğu anlaşılamayacak duruma gelmiş. Manastırın ana kilisesi olan yapı, düzgün kesme taştan inşa edilmiş. Kilisenin kubbesi, dört fil ayağının üzerinde yükseliyor. Kilisenin içinde herhangi bir süsleme görülmüyor, ancak duvarları yakın zamanda karalanmış yazılarla dolu. Kilisenin bitişiğinde, dışarıdan girişi olmayan başka bir yapı var, buraya kilisenin içinden geçiliyor. Manastırın üstündeki tepede haçkar (Ermenice’de haçtaşı anlamına geliyor) adı verilen ve çok uzaklardan bile görülebilen üç büyük taş bulunuyor. Bunların Anadolu’nun en büyük haçkarları olduğu söyleniyor. Haçkarların üzerinde bir çok figür ve Ermenice yazılar görülüyor. Ayakta duran 4 metre boyunda ve 1 metre enindeki iki haçkarın üzerlerine 1191 ve 1194 tarihleri kazınmış. 1194 tarihli haçkarın dar yüzünde 12. yy Selçuklu Beyi Nasrettin dönemine tarihlenen Arapça bir yazıt var. Yani bu taşlar en azından 800 yıllık bir sırrı taşıyorlar üzerlerinde. Yerde devrilmiş halde duran daha küçük bir haçkar daha var. Haçkarların 100 metre kadar uzağında ise Surp Davit Şapeli bulunuyor. Şapel sağlam durumda, duvarlarında eski yapılardan alındığı anlaşılan devşirme malzemeler ve Ermenice yazılar bulunan taşlar görülüyor. Giriş kapısının üzerindeki Ermenice yazıtta da şapelde manastıra adını veren Davit’in burada gömülü olduğu anlatılıyor. Şapelin doğusundaki alan büyük ölçüde yıkılmış bir duvarla çevrili. Duvarın köşesinde Ermenice yazıtlı ve alt bölümünde kuş figürleri bulunan büyük bir haçkar var. Başka haçkar parçalarının da varlığı burasının bir mezarlık olduğunu gösteriyor. ERMENİLERDEN KALMA İZLER Çevredeki köylerde de Ermenilerden kalma izler görülüyor. Bunlardan biri de Yuvalı (Ağatır) köyünde. 1915 öncesinde 194 Ermeni ve 11 Türk’ün yaşadığı köyün içinde Surp Pırgiç Ermeni Kilisesi’nin kalıntısı var. Şimdi ahır olarak kullanılan kilisenin çatısı çökmüş, içine de kerpiçten küçük bir bina inşa edilmiş. Yuvalı köyü yakınlarındaki eski bir Ermeni mezarlığı definecilerce köstebek yuvasına çevrilmiş, yakınlardaki bir çeşme de havaya uçurulmuştu. Buralara kadar gelmişken Tercan’ı da görüp, gezmek gerek. Bizans döneminde Derzene olarak adlandırılan ilçe, Türkler Anadolu’ya geldikten sonra önem kazanmış. Saltukoğulları Beyliği’nin kadın hükümdarı Mama Hatun ömrünün son yıllarını Tercan’da geçirmiş. Tercan’da Mama Hatun adına kervansaray, hamam, mescit ve türbeden oluşan büyük bir külliye inşa edilmiş. 13. yy başına tarihlenen türbe de, kervansaray da döneminin en önemli ve güzel yapılarından. Bingöl, Tunceli ve Erzurum’la komşu olan Tercan, Erzincan’a bağlı bir ilçe. Osmanlı döneminde Tercan’ın nüfusunun büyük bölümünü Ermeniler oluşturuyormuş. 1915 öncesinde Tercan’a bağlı 41 yerleşim biriminde 11690 Ermeni yaşıyor ve toplam 36 kilise bulunuyormuş. Şimdi Tercan’ın köylerinin çoğunda Aleviler yaşıyor. Üçpınar, Edebük ve Büklümdere gibi bazı köylerde de Alevilerle Sünniler bir arada yaşıyor. Üçpınar’ın çevresindeki Yuvalı, Çayırdüzü, Çukuryurt, Bağpınar, Yenibucak, Ağören, Armutlu, Kavaklık, Kemerçam ve Yastık gibi köylerin tamamı Alevi. Dersim sınırında bulunan 3000 metreyi geçen dağların eteğindeki bu köylerde ana dil Zazaca, ancak gençlerin çoğu artık Türkçe konuşuyor. Daha kuzeydeki köylerde ise ana dil Kırdasça (Kürtçe’nin Kırmanç lehçesi).
 

ABRENKLİ CANLARIN RESİMLERİDEN ALINTILAR.

GAZETE HABERLERİ
 

E DEVLET LİNKLERİ
 
Online E-Devlet Hizmetleri
TC Kimlik No
Vergi Kimlik No
SSK Hizmet Dökümü
İnternet Vergi Dairesi
Motorlu Taşıtlar Vergisi
Telefon Rehberi
ÖSYM Sınav Sonuçları
ÖSYM Sınav Sonuçları
ÖSS Sonuçları
KPSS Sonuçları
KPDS Sonuçları
LES Sonuçları
TUS Sonuçları
ÜDS Sonuçları
ALS Sonuçları
DGS Sonuçları
Diğer Sınav Sonuçları
ÖSYM Sınav Takvimi
E-Devlet Linkleri:
Devletim.com
Online Hizmetler
Milli Eğitim Bakanlığı
Üniversiteler
Sağlık Bakanlığı
Emeklilik Hizmetleri
Hukuk ve Adalet
Emniyet Hizmetleri
Ekonomik ve Mali İşler
İş ve Eleman Arama
Genel Devlet Kurumları
Bakanlıklar
Valilikler
Belediyeler
Kaymakamlıklar
Siyasi Partiler
Silahlı Kuvvetler
Sivil Toplum
Engelli Sayfaları
Elçilik - Konsolosluklar
Avrupa Birliği
K.K.T.C.
Turizm
Tatil ve Gezi Rehberi
Deprem Linkleri
Haber Kaynakları
KARMA RADYOLAR
 


 

CANLAR ERZİNCAN TERCAN SAYFAMIZA HOS GELDİNİZ SEFA GETİRDİNİZ

SAYFAMIZ İCİN ESKİ KÖY RESİMLERİNİ BENİM BURAYA VEYA FACE SAYFAMA ATABİLİRSİNİZ

KÖY DÜGÜNLERİNİZİ ATABİLİRSİNİZ KÖY SAYFALARINIZA
DÜGÜN NİŞAN DAVETLERİNİZ ATABİLİRSİNİZ
ESKİ DOSTLARINIZLA BURDA BULUŞABİLİRSİNİZ
KÖYDE HAKKA GÖC EDENLERİ YAZABİLİRSİNİZ
KÖY FESTİVALLERİNİZİ VE SOSYAL FALİYETLERİNİZİ YAZABİLİRSİNİZ

Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol